Euler Hermes
Euler Hermes'in yeni ekonomik görünüm raporuna göre 2014 yılında
şirket iflaslarının küresel olarak yüzde 8 oranında azalması beklense
de rakamlar halen kriz öncesi seviyenin yüzde 13 üzerinde.
2014 ve 2015 yılları için öngörülen makroekonomik ve finansal
koşullar küresel iflaslarda art arda beşinci yıl azalmanın
yaşanacağını destekliyor. Gelişmiş ekonomilerde büyümenin hızlanması
beklenirken (GSYİH büyümesinin 2014'te yüzde 2 olması bekleniyor),
gelişmekte olan ekonomiler parasal genişleme (Quantitive Easing - QE)
politikası sonrası ekonomik dayanıklılıklarını kanıtlamaya devam
edecekler.
Euler Hermes Yönetim Kurulu Başkanı Wilfried Verstraete konuyla
ilgili olarak şunları söyledi: "Genel olarak 2014 yılı umut vaat
edici, ancak, ne yazık ki bu iyi haber şirketlerin kriz öncesi
performanslarını geri kazandıkları anlamına gelmiyor. İşletme
karlarında bir iyileşme kaydedilmesine rağmen birçok şirketin
cirosunda hareket yok. Bu daha sert bir rekabet ortamı olacağına ve
zayıflıkların devam edeceğine işaret ediyor. Buna ek olarak iflas
oranları azalmış olsa da hızlı büyümenin kaydedildiği bir dünyada
ödeme aczi çok ciddi bir risk olmaya devam ediyor."
Euler Hermes Türkiye Genel Müdürü Özlem Özüner ise "Türkiye,
Brezilya ve Rusya gibi gelişmekte olan ülkeler arasında bulunuyor.
2014 yılında Türkiye'nin de içinde bulunduğu Doğu ve Orta Avrupa için
iflas beklentisi bir yavaşlama ile yüzde 2 oranında azalsa da
Avrupa'nın en büyük ihracat pazarımız olduğu göz önünde
bulundurulduğunda Türk şirketlerinin doğru müşteriyi seçmeleri çok
büyük önem kazanıyor" şeklinde konuştu.
Toplam kırk iki ülkeyi kapsayan Euler Hermes araştırmasına göre
küresel iflas hacminin 2015 yılına kadar kriz öncesi seviyelere
dönmesi beklenmiyor. Avrupa başta olmak üzere, iflas oranlarındaki
azalma 2015 yılında sınırlı kalacak (-%3).
Skor tablosunda kim daha az iflas kaydedecek?
Ülke, sanayi ve şirket büyüklüklerini ele alan Euler Hermes
analizleri, sanayi genelinde iyileşmenin heterojen olmadığını
gösteriyor ve dört ana risk alanını ortaya koyuyor.
Avusturya, Kanada, Almanya, Japonya ve diğer Güneydoğu Asya
ülkeleri, İsviçre, İngiltere ve ABD gibi bazı ülkelerde iflaslar
çoktan düşük seviyelere geriledi. Bu ülkelerde 2015 yılındaki azalma
biraz daha sınırlı olabilir, hatta değişen iş ortamı koşullarına bağlı
olarak artış bile gösterebilir. İş ortamının barındırdığı risklerin
yanında hetorojen olan sektörel riskler de önümüzdeki dönem toplam
iflas rakamlarının beklenenden yüksek olmasına neden olabilir.
Kemer sıkma paketlerinden muzdarip olan özel sektörlere sahip
Avrupa ülkelerinde (örneğin: Portekiz ve İspanya) önceki yıllarda
alınan önlemler sayesinde belirgin iyileşmeler görmeye başlayacağız.
Rekabet gücü ve yatırımcı güveninde artışın sonuç getirmeye
başlamasıyla Avrupa içi ve dışındaki potansiyel ticari kazanımlar
olumlu gidişatın gücünü belirleyecek. Ancak bu ekonomilerdeki bazı
sektörler iflaslarla karşı karşıya. Özellikle iç talebin uzun süredir
durgun seyretmesi (Güney Avrupa'da) veya konjonktür dalgalanmalarına
karşı daha hassas olmaları nedeniyle ödeme problemleri yaşayabilecek
şirketler bu gruba giriyor.
Brezilya, Çin, Rusya ve Türkiye gibi gelişmekte olan pazarlar dış
kaynaklı değişkenliklerin olumsuz etkileri ve değişen iş modelleri
nedeniyle yavaşlayan bir büyüme sürecine girecek. Bunlar şirketlerin
karlılık ve ödeme gücünü olumsuz etkilemeye devam ederek sağlam
tedarik zincirlerinin gelişmesine engel olacak. Sonuç itibariyle
nominal GSYİH rakamlarına bakıldığında gelişmekte olan ülkelerin
"gelişiyor" olması, ödeme aczine düşen şirket sayısını arttıracak.
Belçika, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, İtalya ve Lüksemburg gibi
bazı Batı Avrupa ülkelerinde şirket iflasları yüksek seviyelerde
seyretmeye devam ediyor. Batıdaki gelişmelerin Doğu ve Orta Avrupa
üzerinde domino etkisi yaratması sonucunda bu bölgelerde de benzer
zorluklar görülüyor. İflasların 2014 yılında sadece yüzde 2 oranında
azalması bekleniyor. Bu ülkelerde toparlanmanın canlanması için
konjonktürel önlemlerin alınmasının yanı sıra planlanan yapısal
reformların hayata geçirilmesi gerekiyor.
Euler Hermes Baş Ekonomisti Ludovic Subran, 2014 ve 2015
yıllarında iflas oranlarında düşüş beklense de kriz öncesi seviyelere
dönüş işareti olmadığını vurgulayarak, "İflasların arkasındaki aşağı
yönlü trendle ilgili olarak en büyük zorluk, iflas sayıları azalırken
hangi ülkelerin gerçekten iyileşme göstereceği ve hangilerinin bir
sonraki aşamada tedarikçileri de etkileyebilecek 'zombi şirketler'den
muzdarip olacağını tespit edebilmek olacak." şeklinde konuştu.
Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com