YARGITAY 17. Hukuk Dairesi

ESAS: 2012/8333 
KARAR: 2013/5123

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, davalı borçlu N...'in alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla E... AŞ'deki hisselerini 4.3.2006 tarihinde kardeşi davalı E...'ye devrettiğini belirterek davalılar arasındaki hisse devrine ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı borçlu N... savunma yapmamıştır.

Davalı E... vekili, iptal koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan önce yapılmış olması nedeniyle davanın ön koşul yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

Bu tür davaların dinlenme koşullarından biri, mahkemece de tespit edildiği gibi iptali istenen tasarrufun takip konusu borcun doğumundan sonra yapılmış olmasıdır. Somut olayda takip konusu alacak 24.10.2006,24.11.2006 ve 24.12.2006 keşide tarihli çeklere dayalı ise de davacı vekili dava dilekçesinde takip konusu çeklerin borçlu tarafından ticari ilişki nedeniyle verildiğini, 26.7.2011 tarihli dilekçesinde de takip konusu çeklerin ileri tarihli olarak keşide tarihinden önce düzenlenerek verildiğini beyan etmiştir. Takip konusu 24.12.2006 keşide tarihli çekin arkasına yazılan meşruhatdan ...12.İcra Mahkemesinin 27.3.2006 tarih 2006/1941 sayılı kararı ile ödeme yasağı bulunduğundan işlem yapılmadığı, 24.11.2006 keşide tarihli çek arkasındaki meşruhattan ...12.İcra Müdürlüğünün 2006/1341 sayılı dosyasından gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle işlem yapılmadığı, 24.10.2006 keşide tarihli çek arkasındaki meşruhattan da ...2.İcra Müdürlüğünün 2006/800 sayılı dosyasından gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle hesap üzerinde haciz bulunduğundan işlem yapılmadığı anlaşılmaktadır. 

Her nedar çekte vade olmaz ise de ticari hayatta çeklerin de bono gibi vadeli (ileri tarihli)kullanıldığı bilinen bir gerçektir. Bu durumda davacı ile davalı borçlu arasındaki takip konusu çeklerin verilmesini gerektirir ticari ilişki ve borcun doğum tarihinin tespiti amacıyla taraf vekillerine bu yöndeki delillerini bildirmesi için süre verilmesi, takip konusu çeklerin arkasındaki meşruatlara ilişkin mahkeme kararı ile takip dosyalarının istenmesi ve gerektiğinde davacı ile davalı borçlunun ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak tüm delillerin birlikte değerlendirlmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 9.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.




kararara.com