ÖZETİ: Banka şubeleri, banka adına kuruluş faaliyetlerinin tamamını veya bir kısmını kendi başına yapan birimler olup, şubenin yapmış olduğu işlemlerden doğan davalarda şubenin bulunduğu yer mahkemeleri de yetkilidir. Bankayı tüm faaliyetlerinde temsile yetkili olan şubelerin davada taraf ehliyetine sahip olmadığını kabul etmek, yukarıda belirtilen kanun maddelerinin amacına aykırı düşmektedir. Dosya kapsamından davaya konu konut kredisinin davalı banka şubesince verildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davalı banka şubesinin kendi işlemlerinden dolayı açılan davada bankayı temsile yetkili olduğunun kabulü ile işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir.
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davacı, davalı banka şubesinden konut kredisi kullandığını, kullandığı konut kredisi sırasında davalı bankaca dosya masrafı ve yapılandırma masrafı adı altında 1.922,00 TL kesinti yapıldığını ileri sürerek haksız şekilde alınan toplam 1.922,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalı banka şubesinin taraf ehliyetinin bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
HMK'nın 14/1. maddesinde bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu düzenlenmiştir. Aynı Yasanın 52. maddesine göre tüzel kişiler yetkili organları tarafından temsil edilirler. 5411 sayılı Bankacılık Kanununun tanımlar başlıklı 3. maddesinde şube, elektronik işlem cihazlarından ibaret birimler hariç olmak üzere, bankaların bağımlı bir parçasını oluşturan ve bu kuruluşların faaliyetlerinin tamamını veya bir kısmını kendi başına yapan, sabit ya da seyyar bürolar gibi her türlü işyerleri olarak tanımlanmıştır.
Banka şubeleri, banka adına kuruluş faaliyetlerinin tamamını veya bir kısmını kendi başına yapan birimler olup, şubenin yapmış olduğu işlemlerden doğan davalarda şubenin bulunduğu yer mahkemeleri de yetkilidir. Bankayı tüm faaliyetlerinde temsile yetkili olan şubelerin davada taraf ehliyetine sahip olmadığını kabul etmek, yukarıda belirtilen kanun maddelerinin amacına aykırı düşmektedir. Dosya kapsamından davaya konu konut kredisinin davalı banka şubesince verildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davalı banka şubesinin kendi işlemlerinden dolayı açılan davada bankayı temsile yetkili olduğunun kabulü ile işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 05.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.