Berat Albayrak-Binali Yıldırım çekişmesini mart ayındaki " target="_blank">İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ilk seçim gecesi, AKP koridorlarından aktarılan olayla öğrenmiştik.  Ama Türk Telekom’da çekişme yeni değil. Uzun zamandır olduğu biliniyor. PTT’deki gelişmeler ise bir süre önce medyaya da yansımıştı.

Turk-internet.com’un kurucusu ve yazarı, eski Telekom çalışanı Fusun Nebil köşesine Türk Telekom’dan sonra PTT’ye sıçrayan Binali Yıldırım Berat Albayrak ‘kavgasını’ taşıdı. Binali Yıldırım’ın adamları Türk Telekom’dan sonra PTT’den de temizleniyor olduğuna dikkat çeken Nebil,  15 yıllık Binali Yıldırım egemenliğinin bittiği ve o dönemin adamlarının yollandığı görülüyor.” diye yazdı.

Henüz Genel Müdür Kenan Bozgeyik’in henüz ayrılmadığı ve içerideki mücadelenin sürdüğü ifade eden Nebil, “…Ama operasyonlar bir yandan da sürüyor. PTT’deki operasyonları Berat Albayrak’ın ikinci grubu olduğu iddia edilen Trabzonluların gerçekleştirdiği söyleniyor (Birinci grubu İstanbullular ya da diğer adıyla Pelikan grubu olarak adlandırılıyor).” diye yazdı.

İşte Fusun Nebil köşesine taşıdığı o yazı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den flaş idam çıkışı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den flaş idam çıkışı

Binali Yıldırım Berat Albayrak kavgasında ikinci perde

PTT’de bir süre önce gelişmeler olduğunu yazmıştık. 15 yıllık Binali Yıldırım egemenliğinin bittiği ve o dönemin adamlarının yollandığı görülüyor. Türkiye Varlık Fonu’na devredilen PTT’de kasım ayında Yönetim Kurulu kararıyla, Genel Müdür Kenan Bozgeyik’in göreve getirdiği genel müdür yardımcıları ve daire başkanları görevden alınmıştı. Görevden alınarak ‘müşavir’ kadrosuna atanan bürokratların da başka bir unvanla PTT’de çalıştırılması Yönetim Kurulu’nun iznine bağlanmıştı.

Gerçi Genel Müdür Kenan Bozgeyik’in henüz ayrılmadığı ve içerideki mücadelenin sürdüğü görülüyor. Ama operasyonlar bir yandan sürüyor. PTT’deki operasyonları Berat Albayrak’ın ikinci grubu olan Trabzonluların gerçekleştirdiği söyleniyor. (Birinci grubu İstanbullular ya da diğer adıyla Pelikan grubu oluşturuyor.)

Genel Müdürlük için bir kaç adaydan bahsediliyor ve bunların adları henüz gizli tutuluyor. İspark’ta sonra Belbim’de Genel Müdür Yardımcısı olan Hakan Gulten ve Hüseyin Tok adları duyduklarımız arasında. Bu arada şirketin “Katar + bir gazeteci gruba” satışı ile ilgili görüşmeler olduğundan ve bu nedenle değişikliklerin bekletildiğinden bahsediliyor. Bunlar şimdilik dışarıya yansıyanlar.

İBB Eski Yöneticileri PTT’ye Dolduruluyor

Şimdilerde PTT içinde Binali Yıldırım ekibinin sürdüğü orta kademe yöneticiler, taltif/terfi ettirilerek geri getirildi. Bunun yorumu da; “herkes eteklerindekini döksün isteniyor” şeklinde yapılıyor.

Diğer yandan, IBB’nin devrik AKP’li eski yoneticileri PTT’ye dolduruldu. Hatta bunun için İç yönetmelik değişikliği bile yapıldığı bildiriliyor. Bir anlamda kaybedenler kulübü terfi ettirilerek havuzda tutuluyor.

Şirketin eski bir çalışanı şunları belirtti :

Bütün kamuda olduğu gibi PTT’de de rövanşist yaklaşım ile işler durma noktasına geldi. Sürekli etkinlik ve hamaset ile içi / altı boş “slogan ile yönetim” modeline geçilmiş durumda. Aylardır cadı avı ve eski yönetimin açıkları aranarak vakit geçirildi. Hiçbir karara ve projeye imza atılmıyor. Eski anlamsız ve yandaşa verilen projeler bile durduruldu Tüm işler sekteye uğruyor. Mevcut sıkıntılara hala popülist ve siyasi söylemler ile kadro açılacağı söyleniyor. IBB’den gelen gençler kullanılarak, “Kurum düzeltilecek ve memur zihniyeti ortadan kaldırılacak” diyorlar ama bir yandan yeni bir community ve atalet oluşturuyorlar.

900 Milyon Zararın İçinde Ne Var?

Tabi bu arada konu sadece atamalar ya da satış dedikoduları değil. Asıl konu; bahsedilen 900 milyon zararın nereden kaynaklandığı.

10 gün kadar önce “PTT Varlık Fonuna Geçtikten sonra 900 milyon zarar etti” şeklinde haberler yayıldı. Kaynağımız bunun da mücadelenin bir parçası olduğunu iletti; “bu zararın eski yönetimden değil, Varlık Fonu zamanından geldi algısı yaratılmaya çalışılıyor” diyor.

Peki 900 milyon gibi bir zararı hangi kalemler oluşturabilir? Ya da başka soru; PTT’nin zaten esas görevi “dağıtım yapmak” değil midir? Peki esas görevini neden taşeronlara devrediyor?

Erzincanlı Ömer Sertbaş’ın oğlunun Kargomat şirketinin işleri

Bu konularda da bol söylenti var. Bu taşeron olayının PTT’yi zarar uğrattığı iddiaları var. Burada önemli bir “Taşeron Dağıtıcı” kavgasından ve yüksek rekabet olaylarından hatta kavgaya varan tartışmalardan bahsediliyor. Dağıtıcı taşeronluğu işleri 2016’ya kadar ihale ile yapılırken, söylendiğine göre son dönemde ihalesiz olarak Erzincanlı bir kişiye verilmiş.

Bir başka tartışılan konu da Binali Bey’in memleketlisi Erzincanlı Ömer Sertbaş’ın oğlunun Kargomat şirketinin işleri. Tabi bir yandan da Anadolum için 200 milyonluk bir araç alımından bahsediliyor. Bir AKP’li firmadan yapıldığı belirtilen bu alımda firma zarara mı uğratıldı? Sorulan bir soru da bu.

Yine bir başka eleştirilen konu da, Anadolum ve EPTTAVM’nin işlerinin fizibilite olmadan verilmesi. Bu konularda gizlilik olduğu, muhtemelen işlerin iltimas ya da başka şekilde verildiği söylentileri hakim.

Aynı şekilde Kiler grubunun yan şirketi Mebitech ile yapılan işlerde de fizibilite olmadığı iddiası var. Yeni yönetim Mebitech’in bazı işlerini durdurmuş diye duyuyoruz.

Bütün bunlar, bugün değilse de bir gün tartışılacak ve hep birlikte şaşıracağımız konular olacak herhalde.

Kaynak: www.abcgazetesi.com

Editör: Haber Merkezi