Kızılay çadırında bulunan polisin ve Kızılay görevlilerinin olaya müdahale etmediklerini belirten Barbaros Şansal olayı T24’e anlattı. Şansal, şöyle konuştu:

“Misafirlerim vardı yemek yedik. Sarıyer’de otoparka giderken Kızılay kamp çadırı vardı. Oturduk kan verelim diye. Formları aldık formdaki sorular beni çok şaşırttı; son 48 saat içinde cinsel ilişkiye girdiniz mi? Alkol aldınız mı? Eşcinsel misiniz? Ben hepsini doldurdum.

AB oturum kimliğimi verdim. AB kimliği değil, oturum kartı. Bunu verdim çünkü vatandaşlık kimlik numaramı vermek istemiyorum. Hanımefendi kimliğime baktı doktoru çağırdı. “Bu olmaz oturum kartı ya da TC kimliğiniz lazım” dedi. Ama bu zaten AB oturum kartım adresim yazıyor her şeyim yazıyor. Neyse arabada belki vardır derken doktor arkada biriyle konuştu.

Oradaki kişi “Bu kansızın kanını almayın. Bu ib*enin kanını almayın. Bu Türklere hakaret etti” diye bağırmaya başladı. Videoda da görülüyor ben masada hanımefendiyle konuşurken doktorun konuştuğu vatandaş ensemden tutup beni yere attı. Dirseklerim çizildi. Ciddi bir şey olmadı. Misafirlerim müdahale edip o kişiyi uzaklaştırdılar.

Ama asıl önemli olan polis var, Kızılay’ın görevleri var müdahil olmuyor. Bu bana, “Saldırın’, ‘öldürün’ diye bağırıyor ve polis izliyor…”

ÜLKEDE CAN GÜVENLİĞİ KALMAMIŞTIR’

Avukatıyla konuştuğunu ancak şikâyetçi olmayacağını söyleyen Şansal, “Kamera görüntüleri, kan formunun fotoğrafı var olay medyaya intikal etti. Cumhuriyet Svacısı o kişiyi bulup suç duyurusunda bulunur. Ben uluslararsı bir havalimanında, devletin yarı milli şirketinin çalışanları tarafından ölümüne linç edildim 2,5 yıldır yargılanmalarını bekliyorum” diye konuştu. Şansal “İfade özgürlüğü, düşünce özgürlüğünden bahsetmiyorum. Çünkü bu ülkede can ve mal güvenliği kalmamıştır. Ülke dökülmektedir. Hukuk iflas etmiştir” sözlerini kullandı.

Kaynak Abc

Kuzey Makedonya Dostluk Grubu'ndan Üsküp ziyareti Kuzey Makedonya Dostluk Grubu'ndan Üsküp ziyareti
Editör: Haber Merkezi