Avukatlık ücreti, müvekkil (iş sahibi) ile vekil (avukat) arasında ücret sözleşmesi ile serbestçe kararlaştırılmaktadır.

1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 163 ve devamı maddelerinde avukatlık sözleşmesine dair önemli hususlar yer almaktadır.

Avukatlık Kanunu madde 164 hükmü şu şekildedir:

1. Fıkra: Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade eder.

4. Fıkra: Avukatlık asgarî ücret tarifesi altında vekâlet ücreti kararlaştırılamaz. Ücretsiz dava alınması halinde, durum baro yönetim kuruluna bildirilir. (Değişik üçüncü ve dördüncü cümle:13/1/2004 – 5043/5 md.)

Avukatlık Kanunu madde 164 hükmü kapsamından açıkça anlaşılacağı üzere; avukatın tarifede yazılı asgari ücret miktarlarının altında yahut baroya bilgi vermeksizin ücretsiz dava alması yasak olup, bu davranış disiplin cezası gerektiren bir durumdur. Ücretsiz dava takibi halinde, disiplin cezası verildiğine dair baro ve Türkiye Barolar Birliği kararları mevcuttur.

Yine Avukatlık Kanunu madde 163/1’de,

Avukatlık sözleşmesi serbestçe düzenlenir. Avukatlık sözleşmesinin belli bir hukuki yardımı ve meblağı yahut değeri kapsaması gerekir.

Hususları düzenlenmiştir. Buradan da açıkça anlaşılacağı üzere, ücretsiz dava alınmasının ve iş takibinin yasak olması ve bu durumun açıkça disiplin suçu olması karşısında, ücretsiz dava takibinin baroya bildirilmesi zorunludur.

Avukatlık ücreti, vekil ile vekil eden arasında serbestçe kararlaştırır. Bu sözleşme avukatlık sözleşmesidir (Avukatlık Ücret Sözleşmesi). Ancak bu serbesti, sınırsız bir serbesti olmayıp gerek Avukatlık Kanunu gerekse her yıl Türkiye Barolar Birliği tarafından Resmi Gazetede yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi dikkate alınarak belirlenmektedir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi altında ücret kararlaştırılması yasaktır.

Açıkça belirtildiği üzere; avukatlık ücreti, vekil ile vekil eden arasında, davanın niteliği, yapılan iş ve sarf edilen emek ile yasal hükümler ve asgari ücret tarifesi dikkate alınarak belirlenmektedir.

Yine avukatlık ücretinin kararlaştırılan tarihte ödenmemesi, vekil için istifa sebebidir.

Karşı vekalet ücreti bakımından ise, Avukatlık Kanunu madde 164/son uyarınca, karşı vekalet ücreti davayı kazanan avukata aittir. Yargıtay’ın kararları ve görüşü de bu doğrultudadır. Zira bu başarı, avukatın başarısıdır.

Madde 164/son:

Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.

 

Hususlarını düzenlemiştir.

Avukat; ceza dava dosyalarında ve soruşturma dosyalarında şüpheli, sanık ve suça sürüklenen çocuk müdafiilikleri yapabileceği gibi mağdur, müşteki, katılan ve suçtan zarar gören vekillikleri de yapabilir.

Avukat; hukuk davalarında davacı vekili olabileceği gibi davalı vekili ve asli müdahil, feri müdahil, davaya dahil edilen vekillikleri de yapabilir.

Avukat; icra dosyalarında alacaklı vekilliği yapabileceği gibi borçlu vekillikleri de yapabilir.

Avukat; dava şartı ve ihtiyari arabuluculuk süreçlerinde taraf vekilleri yapabilir ve arabuluculuk sürecinde tarafları temsil edebilir.

Yine avukatlık faaliyetleri, sadece dava ve icra takibi ile arabuluculuk sürecinde tarafları temsil faaliyetleri ile sınırlı değildir. Zira avukat; dilekçe, sözleşme, ihtarname, ihbarname, protesto, kira sözleşmesi, şirket sözleşmeleri ve benzeri nitelikte sözleşmeler düzenleyerek hukuki destek verebileceği gibi; sözlü, yazılı, çağrı üzerine gidilen yerde sözlü danışmanlık hizmetlerini de verebilmektedir.

Hukuki danışmanlık hizmetinin karşılığı, yine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi dikkate alınarak, yapılan işin niteliği ile birlikte serbestçe belirlenmektedir.

Ücretsiz danışmanlık hizmetinin verilmesi de, ücretsiz dava takibinde olduğu gibi disiplin cezasını gerekmekte olup; avukatlar tarafından iş sahiplerine bu hususların hatırlatılması zorunluluk arz etmektedir.

2023-2024 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi, 21/09/2023 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Söz konusu güncel (yeni) tarife dikkate alındığında; avukatlık ücretlerine ilişkin olarak, maktu ücretlerde ortalama yüzde 90 oranında, nispi oranlarda ise benzer şekilde önemli artışların yapıldığı görülmektedir.

(Güncel) Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi, yayımlandığı tarih olan 21/09/2023 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Tarifedeki önemli detay ve gelişmelerden birisi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu uyarınca yapılan zorunlu vekillik ve müdafiilik halinde karşı vekalet ücretine hükmolunacağına dair düzenleme içeriğidir. Söz konusu yasa hükmü ile şu hususlar düzenlenmiştir:

“Ceza davalarında ücret

MADDE 14- (1) Kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise vekil ile temsil edilen katılan lehine bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir. Bu hüküm, katılanın 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince görevlendirilen vekili bulunması durumunda kovuşturma için ödenen ücret mahsup edilerek uygulanır.

(2) Ceza hükmü taşıyan özel kanun, tüzük ve kararnamelere göre yalnız para cezasına hükmolunan davalarda bu Tarifeye göre belirlenecek avukatlık ücreti hükmolunan para cezası tutarını geçemez.

(3) 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 141 ve devamı maddelerine göre tazminat için Ağır Ceza Mahkemelerine yapılan başvurularda, bu Tarifenin üçüncü kısmı gereğince avukatlık ücretine hükmedilir. Şu kadar ki, hükmedilecek bu ücret ikinci kısmının ikinci bölümünün sekizinci sırasındaki ücretten az, on ikinci sırasındaki ücretten fazla olamaz.

(4) Beraat eden ve vekil veya müdafi ile temsil edilen sanık yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir. Bu hüküm, sanığın 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince görevlendirilen müdafii bulunması durumunda kovuşturma için Hazineden alınan ücretin mahsubu suretiyle uygulanır.

 

(5) Ceza mahkemelerinde görülen tekzip, internet yayın içeriğinden çıkarma, idari para cezalarına itiraz gibi başvuruların kabulü veya ilk derece mahkemesinin kararına yapılan itiraz üzerine, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması halinde işin duruşmasız veya duruşmalı oluşuna göre ikinci kısım birinci bölüm 1. sıradaki iş için öngörüldüğü şekilde avukatlık ücretine hükmedilir. Ancak başvuruya konu idari para cezasının miktarı bu Tarifenin ikinci kısım birinci bölüm 1. sıradaki iş için öngörülen maktu ücretin altında ise idari para cezası kadar avukatlık ücretine hükmedilir.

İşbu kanun maddesi gereğince, CMK uyarınca zorunlu vekillik ve müdafiilik halinde karşı vekalet ücretine hükmolunacağı, zorunlu vekillik ve müdafiilik ile özel vekillik ve müdafiilik arasındaki farklılığın karşı vekalet ücretine hükmolunması bakımından sona erdirildiği ve karşı vekalet ücretine hükmolunmasına dair hükümlerin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu uyarınca gerek zorunlu vekillik gerekse zorunlu müdafiilik görevlendirmeleri bakımından ve her iki halde de uygulama alanı bulduğu görülmektedir. 

LL.M. Av. Uzm. Arb. AYŞEN GÜZEL