Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Güney Kampüsü’nde düzenlenen 21. Yüzyılda Hukuk Eğitimi Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi düzenlenen basın toplantısı ile duyuruldu. Çalıştayda en çok tartışılan konular ise hukuk fakültesini bitirenlerin avukatlık için bir sınava girip girmemesi ve öğretim yılının 4 yıldan 5 yıla çıkarılması oldu. Avukatlık için sınav gerekliliği konusunda hemfikir olunurken, eğitim yılının 5 yıla çıkması görüşü azınlıkta kaldı.

"YENİ DÜNYAYI İKİ LOBUNU DA ÇALIŞTIRABİLENLER OLUŞTURACAK"

YAKALAMA, GÖZALTI USULÜ, SÜRESİ VE İTİRAZI / Avukat Aysel Aba Kesici YAKALAMA, GÖZALTI USULÜ, SÜRESİ VE İTİRAZI / Avukat Aysel Aba Kesici

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, yaptığı konuşmada hukuk eğitiminde ders sayılarının azaltılması gerektiğini söyledi: "Yeni dünya düzenini insan beynindeki her iki lobu çalıştırabilen bireyler oluşturacak. Ders sayılarının mutlaka azalması lazım, gençlerin düşünecek, sanatla ilgilenecek, kendilerini geliştirecek zaman oluşturulması gerekiyor. Eski düzen bitti, bunu akademisyenlerimiz hala daha anlamıyor fakat daha az ders ve daha çok araştırma ve üretme yapmamız lazım."

"YATIRIMCILAR HUKUK VE ADALET VAR MI DİYE BAKIYOR"

BAU Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel de hukukun gelişen dünya düzenine ayak uydurması ve gelişmelerin önünü açması gerektiğini söyledi. Yücel, "Bugün yatırımcılar hukuk ve adalet var mı diye bakıyor yatırım yapacağı yere. Yani o toplum hukuk devleti mi diye bakıyor. Eğer hukuk yok ise oraya yatırım yapmak istemiyorlar. Dünya çok hızlı değişiyor. Hukuk bu değişime ayak uyduramıyorsa dünyadaki değişimlerin önünü açamıyorsa orada bir gelişme olmaz" ifadelerini kullandı.

"EĞİTİMİN 5 YILA ÇIKARILMASI AZINLIKTA KALDI"

Çalıştayda mezun olan öğrencilere avukatlık için sınav şartının getirilmesi konusunda herkesin hemfikir olduğuna ve bununla alakalı olarak yapılması ihtimal olan sınavın nasıl olacağı konusunda fikirler veren BAU Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Nuhoğlu da şu şekilde konuştu: "Hâkim ve savcılıkta bugün sınav var. Avukatlıkta sınav olmaması herkes tarafından büyük bir eksiklik olarak nitelendiriliyor. Sınav konusunda görüş birliği halinde avukatlık için de sınav gelmesi, bunun zorunlu ve gerekli olduğu kabul edildi. Çünkü dünyada avukatlıkta sınav olmayan tek ülke kaldı, Türkiye.

Burada sınav gelecek ama sınavın içeriği nasıl olmalı, sınavı kim yapmalı? Bu konuları da ele aldık. Sınavın çoktan seçmeli, tez şeklinde olacağı belirtildi. Tabii bu görüşe karşı çıkanlar da oldu. Daha ucu açık konularla öğrencinin muhakeme ve analitik düşünme yeteneğini ölçen bir sınav yapılması gerektiği de haklı olarak belirtildi. Çok fazla hukuk fakültesi var. Eğitimin düzeyi çok farklı.
Yapılması planlanan sınavın çoktan seçmeli olmaması lazım. Çünkü öğrencinin muhakeme yeteneğini ölçmemiz gerekiyor. Bir de çoktan seçmeli sınavlar yaptığımız zaman öğrenciyi ezbere itiyoruz. Hâlbuki biz öğrenciler, ‘Ezberlemeyin, çeşitli çözüm metotları düşünebilin’ diyoruz. Fakat test yaptığımızda ezbere yönelteceğiz. O yüzden sınav gelmeli ama ucu açık sorularla bu sınav olmalı. Sınavı yapacak olan heyetin de gerek bakanlık, gerek üniversiteler gerek Barolar Birliği yani hukuk eğitimine katkısı olan her kurumdan insanların katıldığı bir komisyon tarafından hazırlanması ve yapılması uygun olacaktır."


"EKSTRA 1 YIL EKONOMİK YÜK GETİRECEK"

Hukuk fakültelerinde eğitim yılının 4 yıldan 5 yıla çıkma konusunda da çalıştayda neler konuşulduğuna değinen Nuhoğlu şöyle devam etti: "Hukuk fakültesindeki eğitimin 5 yıla çıkması azınlıkta kaldı. Bu 5 yıllık süreci biz 3+2 diye düşündük. İki yıl yüksek lisans ve uzmanlaşma eğitimi. Uzmanlaşma eğitimi getirildiği zaman her avukat her davaya giremeyecek. Bazı önemli büyük davalarda uzman avukatların girebilmesi sonucu ortaya çıkacak. Fakat hukuk fakültesinde okuyanların ekonomik durumuna bakıldığında ekstra 1 yıl ekonomik bir yük getirecektir ailelere ve öğrencilere. Ayrıca beş yıl eğitim yaptığımızda o bir yılda ne kadar bir eğitim verebileceğiz. Eğer istenirse 5 yılda verilecek olan eğitim 4 yılda da verilebilir. Çoğunluk gençlerin hayata bir yıl daha geç atılmasını gerek yok diye düşündü."

Kaynak Cumhuriyet

Editör: Haber Merkezi