Selçuk Üniversitesi bünyesinde kurulan Hukuk Akademisi AB-Türkiye İlişkileri Zirvesi düzenliyor. Selçuk Üniversitesi bünyesinde kurulan Hukuk Akademisi AB-Türkiye İlişkileri Zirvesi düzenliyor.

Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de 25 kişinin yaşamını yitirdiği, 328 kişinin yaralandığı tren faciası soruşturmasında bilirkişilik yapan mühendisler için meslekten men talebinde bulunuldu.

Faciada yaşamını yitiren ve yaralananların aileleri, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası önünde bir basın açıklaması düzenleyerek, katliama ilişkin soruşturmadaki bilirkişileri TMMOB’a bağlı ilgili meslek odalarına şikayet etti ve meslekten men edilmelerini istedi.

Aileler adına basın açıklamasını, katliamda yaşamını yitiren 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel'in annesi Mısra Öz okudu. Öz "Çorlu Tren Katliamına neden olan tüm sorumluluların kamu vicdanında ve yargı önünde hesap vermesi için mücadelemize devam edeceğiz" dedi.

'BİLİRKİŞİ ASLİ SORUMLULUĞU BULUNANLARA KUSUR ATFETMEDİ'

Öz facianın ardından başlatılan soruşturma dosyasına alınan 8 Ekim 2018 tarihli bilirkişi heyet raporunda tamamen subjektif değerlendirme ile olayda asli sorumluluğu bulunan TCDD yetkililerine hiçbir kusur atfedilmediğini ve olayın meydana gelmesinde, sadece, TCDD’nin alt kademelerinde çalışan dört personelin “asli kusurlu” olduğu belirtildiğini hatırlattı.

Soruşturma dosyasında da, bilirkişi raporu temel alınarak, diğer TCDD yetkilileri hakkında takipsizlik kararı verildiğini belirten Öz “Savcılık tarafından bilirkişi heyeti objektif ve bilimsel kriterler esas alınarak oluşturulmamış; hızlıca isimler belirlenerek, olaydan birkaç saat sonra, kurtarma çalışmaları devam ederken bilirkişiler helikopterle olay yerine götürülmüştür. Görev yapacak bilirkişilerin, Bilirkişi Bölge Kurulları tarafından oluşturulan o yıla ait güncel listede yer alması gerekmesine karşın, bilirkişilerden Engin Bıçakçı ve Bedir Duman haricindeki bilirkişiler, 2018 yılı bilirkişiliğe kabul edilenler listesinde yer almamaktadır” dedi.

TCDD'YE İŞ YAPAN YARMAN BİLİRKİŞİ HEYETİNDE

Öz, savcılık tarafından seçilen bilirkişi heyetinde yer alan ve elektrik mühendisi olan Prof. Dr. Bekir Sıddık Binboğa Yarman’ın aynı zamanda Çorlu tren kazası hattında sinyalizasyon çalışmasını yapan Savronik Sistem Anonim Şirketi’nin yönetim kurulu üyesi olduğunu hatırlattı. Öz Yarman’ın bu hali ile bizzat olaya taraf olması nedeniyle görevden çekilmesi gerekirken görevini kötüye kullanarak yanlı rapor tanzim ettiğini belirtti.

PAMUKOVA'YI DA AKLAMIŞTI

İnşaat mühendisi olan Prof. Dr. Mustafa Karaşahin’in ise, 22 Temmuz 2004’te hızlandırılmış trenin Pamukova’da yaptığı kazada, faciayı soruşturmak için oluşturulan ve dolaylı bir şekilde makinistleri suçlayarak TCDD yönetimini sorumluluktan kaçıran “Bağımsız Bilim Kurulu”nda yer aldığını söyledi.

Öz “O tarihin ardından, 2005-2012 yılları arasında Ulaştırma Bakan Danışmanı olarak görev yapmış, 2009-2013 yıllarında da Yüksek Hızlı Tren İşletmesi Danışmanlığı görevlerinde bulunmuştur. 2013’ten itibaren Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde Kaza Araştırma ve İnceleme Kurulu üyesidir. 2012-2014 yılları arasında Çorlu faciasının meydana geldiği Trakya Demiryolu Hattı Yenileme Projesi’nde danışmanlık hizmeti vermiştir” dedi.

'BAŞARILI BİR MENFEZ' DEMİŞTİ

Mustafa Karaşahin’in 17 Ağustos 2019 tarihinde NTV Haber’e verdiği röportajda; faciayı aşırı yağış sonucunda menfezde dengeyi sağlayan dolgunun erozyonu olarak açıkladığını ve “135 yıldır fonksiyonunu yerine getirebilen başarılı bir menfez. Küresel ısınma kaynaklı mevsim değişikliklerinden ani sağanak yağışlar ortaya çıkabiliyor” dediğini belirten Öz, Karaşahin’in de bu hali ile objektif bir şekilde rapor tanzim etmediğini ve kazanın oluşumda sorumluluğu olan kişilere ve kurumlara verdiği hizmet ve danışmanlık ilişkisi nedeni ile bilirkişiliğe engel hali olmasına rağmen dosyadan çekilmediğini ve taraflı bilirkişi raporu tanzim ederek görevini kötüye kullandığını ifade etti.

BİLİRKİŞİ HEYETİNE NEDEN DAHİL EDİLDİĞİ BELLİ OLMAYAN İSİMLER

Öz, “Bilirkişi heyetinde yer alan inşaat mühendisi Engin Bıçakçı’nın akademik kadrosunda yer aldığı Namık Kemal Üniversitesi’nin web sitesinde yer alan ve ilgili kişiye ait araştırma alanları, yayınlar, projeler, bilimsel faaliyetler gibi başlıkların tamamı boştur. Bilirkişi raporunda, Engin Bıçakçı’nın unvanı 'Araş.Gör.İnş.Y.Müh.' şeklinde yazılı olup, toplumsal etkisi itibariyle bu kadar önemli olan bir vaka karşısında, akademik kariyeri daha yüksek olan bilim insanlarına bu görev tevdi edilebilecekken, Engin Bıçakçı’nın, hangi nedenle bilirkişi heyetine dahil edildiğinin cevabı bulunmamaktadır” dedi.

Bilirkişi heyetinde yer alan Hakan Bozbulut’un da uzmanlık alanına dair herhangi bir çalışması ve akademik kariyeri bulunmadığına işaret eden Öz “inşaat mühendisi Hakan Bozbulut ve serbest makine mühendisi Bedri Duman’ın da hangi somut kritere göre heyete dahil edildiklerinin cevabı bulunmamaktadır” diye konuştu.

Mısra Öz şunları kaydetti:

‘SUÇ İŞLEDİKLERİ AÇIKTIR’

“Bu durumda, bilirkişi heyetinde yer alan ‘Prof.Dr.’ unvanı taşıyan bir kişinin demiryolu hatları yenileme işlerinde danışmanlık yapıyor olması, 'Prof.Dr.' unvanı taşıyan bir diğerinin ise hattın sinyalizasyon işlerini yapan şirketin içinde yer aldığı grup şirketlerinin yönetim kurulu başkanlığını yapıyor olması ve diğer heyet üyelerinin hangi somut kritere göre heyete dahil edildiklerine dair herhangi bir somut veri bulunmaması vs. birlikte gözetildiğinde, bu kişilerin tarafsız olmadıkları, olayda asli sorumluluğu bulunan TCDD yetkililerini sorumluluktan kaçırmak için çaba harcadıkları ve suç işledikleri açıktır.

Aynı zamanda mühendislik mesleğine sahip olan ilgili bilirkişiler, bu görevlerini yerine getirirken 6235 sayılı TMMOB Kanunu, TMMOB Ana Yönetmeliği ve TMMOB Disiplin Yönetmeliği’ne aykırı davrandıklarından, bilirkişiler hakkında gerekli disiplin soruşturması açılarak, meslekten yasaklanmaları gerekmektedir. Bu nedenlerle, bugün, adalet arayışımızın bir parçası olarak, ilgili bilirkişileri, TMMOB’a bağlı ilgili meslek odalarına şikayet ediyoruz.

Bundan sonraki süreçte de Çorlu Tren Katliamına neden olan tüm sorumluluların kamu vicdanında ve yargı önünde hesap vermesi için mücadelemize devam edeceğiz."

Kaynak soL

Editör: Haber Merkezi