Hukuk

Hukukçular İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararını değerlendirdi

Hukukçular İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararını değerlendirdi

Eski AYM Başkanı Özden, “Yerel mahkemenin çabası hukuk dışı direnmedir” dedi. Prof. Kanadoğlu ise yükümlülüğe uymayan mahkemeye karşı tekrar başvurulması halinde Anayasa Mahkemesi’nin TBMM’yi yükümlü kılması gerektiğini söyledi.

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Enis Berberoğlu hakkında verdiği ihlal kararına yerel mahkemenin direnmesine hukukçular tepki gösterdi. Eski AYM başkanlarından Yekta Güngör Özden, “Yerel mahkemenin kararı anayasaya ve anayasanın oluşturduğu yürürlükteki hukuk kurallarının tümüne aykırıdır. Yerel mahkemenin bu çabası hukuk dışı direnmedir. Bu bakımdan yargıçların siyasal iktidara güvenerek bu davranışlarda bulunduğu kanaatindeyim” dedi. Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu ise tüm devlet organlarının, Anayasa Mahkemesi’nin kararına uymak ve icrasını gerçekleştirmekle yükümlü olduğunu vurgulayarak aksi halde anayasanın varlığını sürdürmesinin tehlikeye düşeceğine dikkat çekti. 

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, AYM’nin Enis Berberoğlu hakkında verdiği ihlal kararına “yerindelik denetimi kapsamında kaldığı” gerekçesiyle direnmesinin anayasaya aykırı olduğunu aktaran Yekta Güngör Özden, “Bu kararla Türkiye hukukunun yeni bir yara aldığı kanısındayım. Bu bakımdan yargıçların siyasal iktidara güvenerek bu davranışlarda bulunduğu kanaatindeyim” diye konuştu. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Akın Gürlek’in birçok önemli yargılamada mahkeme başkanı olmasına dikkat çeken Özden, “Davaların mahkemelere dağıtılması savcılık kanalıyla yapılan işlemlerle oluyor. Bu davalara bir ayarlama ve düzenleme yapılıyor olabilir. Yargının giderek yıprandığı, kuşkularla dolu bir yapı haline geldiğini görüyoruz. Eski bir hukukçu olarak derin üzüntü duyuyorum” dedi.

‘TEKRARI YASAKTIR’

Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu ise anayasanın 153. maddesiyle AYM kararlarının bağlayıcı olduğuna dikkat çekerek “Bu üstünlüğü koruma ve etkili kılma, AYM’nin görevidir. AYM kararının bağlayıcılığı herkes tarafından kabul görmüyorsa, anayasanın yaşaması (varlığını sürdürmesi) için gereken koşullar tehlikeye düşeceği gibi bireysel başvurunun da bir anlamı kalmayacaktır” dedi. Bağlayıcı etkinin ancak ilgili kararın icrasıyla mümkün olacağını aktaran Kanadoğlu, “AYM, bir davranışın anayasaya (temel hakka) aykırılığını saptamışsa, bu davranışın tekrarlanması yasaktır. AYM tarafından tespit edilen ihlalin ortadan kaldırılmasına yönelik bir karar almakla yükümlü olan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, bu yasağa aykırı davranmış ve adil yargılanma hakkını ihlal etmiştir. Bu durumda AYM’ye yeniden başvurulur. AYM önceki kararıyla bağlıdır, ayrılamaz” diye konuştu. AYM’nin Berberoğlu kararında ihlalin ne şekilde ortadan kaldırılacağını açık ve net biçimde tespit ettiğini aktaran Kanadoğlu özetle şunları söyledi: “Söz konusu bu tespit, karara geçerlilik sağlayacak icraya ilişkindir. Dolayısıyla ihlal kararının bağlayıcılığını sağlamaya yönelik bir karardır. Tüm devlet organları, AYM’nin kararına uymak ve icrasını gerçekleştirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülüğe uymayan 14. Ağır Ceza Mahkemesi kararına karşı kendisine ivedilikle tekrar başvurulması halinde Anayasa Mahkemesi, bu kez kararının gerçekleştirilmesini sağlayacak biçimde TBMM’yi de açıkça yükümlü kılmalıdır. Aksi takdirde hukuksal güvenlik ve hukuksal açıklığı sağlama açısından büyük sorunlar yaşanmaya devam edecektir.”

https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/hukukcular-istanbul-14-agir-ceza-mahkemesinin-kararini-degerlendirdi-1773542