Çok Saygıdeğer Basınımıza;

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ VE DİĞER BELEDİYELER BİRLİKTE VEYA AYRI AYRI ESENLİK LTD. BENZERİ KAYISI ÜRETİM VE PAZARLAMA ŞİRKETLERİ KURMALI VATANDAŞA ÖNCÜLÜK ETMELİDİR

Bilindiği üzere Malatya kayısı üretiminde dünya lideridir.

Her yıl 100 bin tonun üzerinde kuru kayısı üretmekte ve bunun neredeyse tamamını yurt dışına satmakta ve Türkiye’ye 300 milyon dolar kadar döviz kazandırmaktadır.

Kuru kayısıda, dünyada üretiminin yüzde 70’i,  Türkiye üretiminin ise yüzde 85’i Malatya’da üretilmektedir.

Yaş kayısı da bu oranlar yüzde 11 ve yüzde 55’tir.

Kuru kayısıdaki payımızın yüksekliği, Malatya kayısısının -içerdiği kuru maddenin çokluğu nedeniyle- kurutmaya uygun olmasındandır.

Bunda, yaş kayısıyı pazara yetiştirmede gerekli altyapıya sahip olmayışımızın etkisi de vardır.

Bu böyleyken,  adımızla özdeşleşmiş bu Allah vergisi ‘özel ve güzel’ meyvemizin İlimize, Ülkemize verebileceği faydanın çok azı elde edilebilmektedir. 

Bunu en yüksek kapasiteye çıkarmak olasıdır.

Bilindiği üzere, Malatya’da en çok yazılan, çizilen, konuşulan, tartışılan mesele olmasına rağmen, çok geçmişten bu güne ardımıza dönüp baktığımızda bir arpa boyu bile yol almamış olduğumuzu görürüz.

Hala aynı geleneksel usullerle, dikiyoruz, aşılıyoruz, gübreliyoruz, ilaçlıyoruz, deriyoruz, kükürtlüyoruz, kurutuyoruz, ambalajlıyoruz, pazarlıyoruz ve de ağlıyoruz!

Ağaç sayımız, ürün miktarımız artsa da zihniyetimizi modernleştiremediğimiz için niteliksel dönüşümü sağlayamadık.

Yirmi yıl önce, TV Malatya kanalında, basınımızın duayen isimleri Mikail Pelit, Bülent Yalvaç ve Rıfat Gökçe ile katıldığım programda söylediğim ve bir aday adaylık sürecinde basına projelerim içinde kısaca açıkladığım gibi, kayısıcılıkta, Devlet’ten dilenmek, Devlet’e ağlamak yerine,  Devlet’in de katkıda bulunacağı şirketleşmeye gidilmesi gerekmektedir.

Allah’ın verdiği kayısımızdan, Allah’ın verdiği aklımızı kullanarak ancak, heder etmeden, ondan en yüksek faydayı sağlayabiliriz.

Bunun için insanımızın, kötüye kullana, kullana yozlaştırdığımız kooperatiflerde, birliklerde değil,  Türk Ticaret Kanun hükümlerine göre kurulup yönetilen, denetlenen, tüzel kişiliği haiz, ticari şirketlerde bir araya gelerek kayısıcılık yapmaları adeta bir zorunluluktur.

İşte bu noktada bu yirmi yıl önce açıkladığım bu projeme ekleyeceğin husus Büyükşehir ve İlçe Belediyelerimizin şirketleşmeye öncülük etmeleridir.

Başta Büyükşehir Belediyemiz olmak üzere, tek veya ilçe belediyelerimizle birlikte Esenlik Ltd. Şirketi benzeri Kayısı Üretim Tanıtım ve Pazarlama şirketleri kurmaları ve vatandaşlarımızı da nakti veya ayni sermayeyle ortak olmalarını sağlayıp bu Malatya’nın Milli Meselesine neşter vurması gerekmektedir.

Belediyelerimizin açtığı bu yolda vatandaşlarımıza örnek olacak ve zaman içinde çiftçilerimiz kendi şirketlerini kurabilecektir.

Bu yolla, çekirdekten, fidana, fidandan gübreleme, ilaçlamaya, çiçekten meyveye, dermeye, kükürtlemeye, kurutmaya, ambalajlamaya, pazarlamaya, markalaşmaya, dünyada fiyat belirlemeye kadar tüm aşamalar ilgili fakültelerden eğitimini almış, deneyimini kazanmış uzmanlar tarafından yönetileceğinden kayısıda devrim olacak; Allah vergisi, adımızla müsemma güzel ve özel meyvemiz  kayısımız Türkiye’de ve dünyada hak ettiği yere gelecek, sadece Malatya değil, sadece Türkiye değil, bütün dünya bu nimetten faydalanacaktır.

Çünkü Türkiye de, dünya da henüz kayısıyı tanımadı!

Memleketime borçluluk duygularımla, en derin saygılarımla sunarım. 01.11.18

Av. Selahattin Sarıoğlu
Malatya Barosu, Malatya Çağdaş Avukatlar Derneği, CHP Battalgazi İlçesi Eski Başkanı
CHP ve Ak Parti Malatya Milletvekili Aday Adayı.