Venedik Komisyonu Raporu Sonuç Bölümünden İngilizce Alıntı

· It is unclear whether the Constitutional Court will be able to review the constitutionality of the emergency decree laws in abstracto and in concreto. The Venice Commission considers that the Constitutional Court should have this power;

· Collective dismissals “by lists” attached to the decree laws (and similar measures) appear to have arbitrarily deprived thousands of people of judicial< of their dismissals. http://www.venice.coe.int/webforms/documents/?pdf=CDL-AD(2016)037-e

Venedik Komisyonu Raporu sonuç bölümünde Anayasa Mahkemesinin KHK’leri inceleme yetkisinin olup olmadığının net olmadığı belirtilmektedir. Komisyon bu tespitin hemen arkasından Anayasa Mahkemesinin KHK’leri inceleme yetkisi olması gerektiği tespitini yapmaktadır. Raporun sonuç bölümündeki şu görüş ilginçtir:

The Venice Commission considers that the Constitutional Court should have this power;

Komisyon raporunda “KHK’lere ekli listelerle ihraç edilen binlerce kişinin iç hukukta yargıya ulaşma hakkından yoksun bırakıldığı görülmektedir” denmektedir.

Venedik Komisyonu raporunda yer alan bu tespitler ile AİHM Akif Zihni Kararı çelişmektedir. Raporda KHK’lerle ihraç edilenler için olağan hukuk yolu bulunmadığı, Anayasa Mahkemesinin KHK’leri inceleme yetkisi konusunda bir netlik bulunmadığı belirtilirken AİHM Akif Zihni Kararında “Anayasa Mahkemesi, her ne kadar içtihat değişikliğine giderek verdiği son dört prensip kararında, 668, 669, 670 ve 671 no’lu kanun hükmünde kararnamelerin anayasaya uygunluğunu denetleme yetkisine sahip olmadığına hükmetmiş olsa da, bu prensip kararları, anayasaya aykırılığın soyut norm denetimi kapsamında öne sürüldüğü iptal davalarına ilişkindir.

Mahkeme ayrıca, Anayasa Mahkemesinin, anayasaya uygunluğun denetimi çerçevesinde, bir yasanın anayasaya uygun olduğuna hükmetmiş olmasının, aynı yasanın hükümlerine dayanılarak uygulamaya konulan bireysel işlemlere karşı Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunulmasına engel teşkil etmeyeceğini gözlemlemektedir.” denmektedir.

AİHM Akif Zihni Kararı 08.12.2016, Venedik Komisyonu Raporu ise 12.12.2016 tarihlidir.

Akif Zihni başvurusunda görülen açık eksiklik Danıştay’ın KHK kararının etkili anlatılmamış olması, daha da önemlisi Trabzon ve aynı doğrultuda verilmiş idare mahkemesi kararlarının başvuruya eklenmemiş olmasıdır.

Venedik Komisyonu Anayasa Mahkemesinin KHK’lere bakma yetkisi olmalıdır derken AİHM AYM’ye bireysel başvuru yolu denenmelidir demektedir.

Bizce bu iki görüşte hukuki dayanaktan yoksundur . 6216 Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu Ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun 45/3 maddesi çok açıktır.

Madde metni:

(3) Yasama işlemleri ile düzenleyici idari işlemler aleyhine doğrudan bireysel başvuru yapılamayacağı gibi Anayasa Mahkemesi kararları ile Anayasanın yargı denetimi dışında bıraktığı işlemler de bireysel başvurunun konusu olamaz.

Kanunun bu düzenlemesi karşısında AYM’nin KHK’ler ile ilgili bireysel başvurulara bakması düşünülemez.

Bu ancak kanunun bu fıkrasının değişmesi ile mümkündür.

Bu nedenle AİHM Akif Zihni kararında , “…AYM’nin bir yasanın anayasaya uygun olduğuna hükmetmiş olmasının, aynı yasanın hükümlerine dayanılarak uygulamaya konulan bireysel işlemlere karşı Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunulmasına engel teşkil etmeyeceğini gözlemlemektedir” yorumunun hukuksal bir dayanağı yoktur.

Venedik Komisyonu Raporu ve AİHM Akif Zihni kararı birlikte yorumlandığında şu sonuç çıkarılabilir:

60 bin başvuruyu bize göndermeyin, Anayasa Mahkemesini KHK’ler konusunda yetkilendirin.

Bu konu hatırlanacağı gibi 2 ay kadar önce bir hükümet yetkilisi tarafından gündeme getirilmişti. Ancak daha sonra unutuldu.

Venedik Komisyonu Türkiye Raporu ışığında Danıştay’ın kararını etkili biçimde açıklayarak, Trabzon ve benzer kararları veren diğer idare mahkemesi kararlarını ekleyerek ve Pilot Dava Usulü talebiyle AİHM’e gidilebilir. AİHM’in bu konuda vereceği Pilot Karar AİHM’i büyük bir yükten kurtarabilir.


Rahmi Ofluoğlu
(Hukukçu)