Türkiye zor bir ülke. Bu ülkede zor bir meslek Avukatlık.
Avukat kaos içinde. Bir yandan Marka vekilliği ile başlayan iş alanlarındaki daralma, arabuluculuk ile yeni yönlere evriliyor. Ancak zorunlu arabuluculuk süreci konuyu salt avukatların sorunu olmasından çıkarıp, ulusal düzeyde “YARGI”‘nın sorunu haline getiriyor. Bir yanda yargının yükünü hafifletmek tartışmaları, bir yanda yargının özelleştirilmesi tartışmaları. Diğer yanda ise yargının tasfiyesi sonucunun doğabileceği yönündeki tartışmalar.
Yargılamanın aleniliği kuralı , arabuluculuk bir yargılama faaliyeti olmasa bile, arabuluculuk müzakerelerinin gizliği uygulaması, ileride oluşacak yargılama süreçleri için potansiyel bir sorun.
Kimse açık bir tartışma yapmıyor…
Tüm bunlar BAROLARIN açık bir tartışma kanalını oluşturmasını zorunlu kılıyor. Gelen her yeni kurumun lehine ya da aleyhine eleştiriler olacaktır, doğaldır…
Ancak Avukatlar için tartışma zemininin kurulmasının öncelikle zamanı gelmiştir.
Avukatlık üstadlık mesleğidir. Junior, senior gibi sıfatlarla anılmamalıdır. Hiçbir Avukat bu sıfatı kendisine layık görmemelidir, kullanmamalı, kullandırmamalıdır.
Avukat, kendi kamuoyunun dışında ceza avukatı, danışman avukat, sözleşme avukatı, dava avukatı gibi yönlendirmelere açık hale gelmemeli, mesleği için özen göstermelidir. Bu sıfatlar meslek ile ilgili açık bir tartışma sürecinde konuşulmalıdır.
SAHADA OLAN HİÇBİR TARTIŞMADAN KAÇINILAMAZ.
Kesinlikle yine Barolar, meslek ile ilgili tartışma kanalı açmak durumundadırlar…
Avukat mesleki faaliyetleri nedeni ile soruşturmaya, kovuşturmaya uğruyorsa bu tüm Avukat dünyasının konusu olmalıdır.
Yine barolar bu duyarlılığın sağlanması için tartışma zemini oluşturmalıdırlar.
AVUKAT HER YÖNDEN SALDIRI ALTINDADIR.
Avukat ne iş dünyasının basit bir çarklısı, ne de bir muamelecisidir.
Tek başına adalettir. Böyle olmalıdır. Bu mesleğin yeniden idealize edilmesi zamanı gelmiştir.
Çok geniş şekilde Avukatlığın konumu ve sorunları üzerinde tartışma yapmak kaçınılmaz bir sorumluluktur.
Bu büyük tartışma yeniden güç biriktirecektir. Yeniden duyarlılık geliştirecektir.
İstanbul Barosu’nu ve Türkiye Barolar Birliği’ni geniş bir ÇALIŞTAY yapmaya davet ediyorum…
